Gümülcine
Şerif, ortak mevlitte afsun okumuş olduğu nedeni öne sürülerek 2017'de "makamı gasbetme" iddiasıyla oluşturulan sorun ve Müslüman Türk Azınlık üstünde küsurat dini baskılara bağlı AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. Batı Trakya'daki müftülük hastalığına dikkati çekici Şerif, "Bölgemizde tayinli ve seçme müftüler var. Tayinli müftüler, Yunanistan devleti tarafından, seçme müftüler ise Batı Trakya'daki Müslüman Türkler çeşidinden seçme bulunan müftüler." biçiminde konuştu.
Yunanistan’da Gümülcine Müftüsü Şerif ile alakalı davanın duruşması ertelendiŞerif, seçme müftüler namına seçildikleri günden bu yana muhtelif nedenlerle savcılıklar ve manşet çeşidinden soruşturmaya yayıncı tutulduklarına aksan yaparak, üzerine oluşturulan davaya bağlı şunları söyledi:
"Burada ortak mahallede kimsesiz kardeşlerimiz yaşamakta. Tek ortak tane eş çocuklarını sünnet ettiremedikleri düşüncesince dolgun sünnet ettirme girişiminde bulundular. Bizden de iane istediler. Biz kendilerine elimizden geldiği denli sünnetçi bilmek üzere mevzularda asistan olduk, çocuklarını sünnet ettirdik. Bu insanlar, dolgun sünnetin böylelikle bizlere geldiler, teşekkürname ettiler ve dediler ki 'Hocam kılıç ortak de doğum okutalım'. Biz de buradaki kült görevlisi Mevlithan kardeşlerimizin dizgi ettikleri sünnet mevlidine katıldık."
Burada mevlithanların doğum okuduğunu kail Şerif, "Malum bizim geleneğimizde mevcud afsun ettim. Benim ortak dolgun sünnette afsun etmem, orada bulunmam, genelev gasbı benimseme edildi ve soruşturmaya yayıncı tutuldu." ifadesini kullandı.
Şerif, savcının direktifiyle manşet merkezine çağrılarak bu eyleme yetkisi olmadığının söylendiğini dile getirerek 2017'den bu yana bahis konusu davaya bağlı duruşmaların daima ertelendiğini aktardı. Dün yapılması planlanan akıbet duruşmanın da kanıt makamında bulunan şahısların şahitlerinin rahatsızlıkları zımnında anlatım alarak mahkemeye gelmemeleri zımnında esasen ertelendiğinin altını çizen Şerif, danıştığı Yunan hususiyet uzmanlarının da bahis konusu eylemin "makam gasbı" çerçevesine girmediğini vurguladığını belirtti.
"Hukuk deniliyor lakin bası yapılıyor"
Şerif, burada davaya özellik bulunan eylemin afsun etmekten ibaret olduğuna ayraç ederek şöyleki konuştu:
"Beş senedir bitmeme eden, Demokles'in kılıcı üzere üzerimizde duran ortak kaymakamlık var. Bugün git Selanik'e arka dön, murafaa 2 ay sonra. Ne olacağını gene de bilmiyoruz. 2017'nin aslında bu yana bitmeme fail ve ortak muhtelif de görülmeyen ortak murafaa var. Her seferinde ortak çağrı belgesi geliyor. Her seferinde şu yahut bu yüzden ertelendi. Ben, bunun (Yunan makamlarınca) ortak bası unsuru namına kullanıldığını düşünüyorum, anca benimseme ediyorum. Bir bası mevcut üzerimizde. Hukuk deniliyor lakin bası yapılıyor."
Şerif, üzerine oluşturulan davalar kararı almış olduğu cezaların, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince değerlendirilerek Yunanistan aleyhine sonuçlandığının altını çizerek bunun kararında Yunanistan'ın ödence cezaları yapmak mecburiyetinde kaldığını anlattı. Şerif, 2017'nin yedi ayında üzerine yedi sormaca açıldığını, bu süreçlerde de benzeri hallerde almış olduğu cezaevi cezalarının da istinaf evresinde bulunduğunu dile getirdi. Şerif, üzerine oluşturulan öbür ortak davada hukukun öz aleyhine ortak bası ara bulucu namına kullanıldığını aktararak "Elektronik postada Gümülcine Seçilmiş Müftülüğü diyerek ortak adresimiz var. 'Bu bulunak neden var? Bu da genelev gasbı.' diye, o sorun da tam bekliyor. Bunun gerisinde ortak sindirme, ürkütme, korkutma, erinçsiz ika politikasının yattığına inanıyorum." dedi.
Cuma namazına bağlı düzenleme
Yunan makamlarının, Azınlık öğrencilerinin eğitimi dair da kısıtlayıcı politikalarının dozunu değişik arttırdığına dikkati çekici Şerif, Azınlık okullarındaki öğrencilerin cuma namazı günleri cuma namazı namazına gidebilmesini teminen meri er kokuşma uygulamasını da kaldırdığına aksan yaptı.
Şerif, Yunanistan'da getirilen toy ortak düzenlemeyle Azınlık okullarındaki öğrencilerin cuma namazı namazına gidebilmeleri düşüncesince velilerinin ekol yönetiminden müsaade alması şartının getirildiğini tabir ederek "Bir adaletsizlik var. Cumaya revan ibret kaybediyor. diğer yandan da kimin camiye gidip kimin gitmediği fişlemesi... Gitmeyenler derse girecek, dersini görecek, ötekiler bu dersten yoksun kalacak." değerlendirmesini yaptı.
Bir asırdır bitmeme fail uygulamanın ansız değiştirildiğini kaydeden Şerif, "Bu sene Batı Trakya'da 12 ekol kapandı. Lozan Anlaşması'nda 300 ekol varken, şu anda hoppadak 100 okulumuz kaldı." diyerek konuştu.
