Şanlıurfa
Türkiye'nin Kovid-19 ile savaşım sürecinde 18 gözyaşı ve üzerinde minimum dü düze döllenme oranında akıbet tam arazi meydan Şanlıurfa'da, hastalığa yakalanan ve ağırbaşlı geçirenler, aşı yaptırmadıkları düşüncesince pişmanlıklarını dile getiriyor.
Kentte, "hastalığa yakalanmayacakları", "hastalığı emeksiz atlatacakları" kabil düşüncelerle veya aykırı görüşlerin etkisiyle Kovid-19 aşısı yaptırmayanların sayısı enine boyuna yüksek.
Kovid-19 aşı haritasında yüzdelik 52,9 ile akıbet tam ve al kategoride arazi meydan kentte, hastalığa yakalananların iri kısmı hastanelere başvuruyor.
Kimi dip bakımda kimileri de serviste günlerce otama görüp, hastalığın biberli tecrübesini yaşayanlar, aşı yaptırmadıkları düşüncesince yaşadıkları pişmanlığı AA muhabirine anlattı.
Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kovid-19 Servisi'nde tedavisi devam eden 42 yaşındaki Adem Arğan, virüsün elbette bulaştığını bilmediğini, şikayetlerinin artarak çoğalması ilişkin yaptırdığı testin artı çıktığını söyledi.
Hastalık dolayısıyla emekli birlikte proses yaşadığını tamlayan Arğan, "Nefes darlığı yaşayınca hastanede yatışım yapıldı. Nefes almadığım düşüncesince boğulacak kabil oluyordum." dedi.
Arğan, hastanede görmüş olduğu otama yardımıyla kendisini hâlâ dobra hissettiğini anlatarak, soluk darlığının halen bitmeme ettiğini tabir etti.
Uzun süredir hastanede olduğunu kaydeden Adem Arğan, şu şekilde konuştu:
"50 günden buyana hastanede yatıyorum, tedavim bitmeme ediyor. Virüs, akciğerime dokunca vermiş, bundan dolayı soluk darlığım bitmeme ediyor. kent haricinde olduğum düşüncesince aşı olmayı boşlama ettim. Şehre döndükten 5 güneş sonraları rahatsızlığı kaptım. Aşı olsaydım şu anki hali yaşamazdım. 50 gündür aşırı kavi birlikte proses yaşıyorum. Herkese aşı olmalarını kaynak ediyorum. Kim aşı olmamışsa behemehâl gidip aşısını yaptırsın, elden en DOĞRU esenlik kuruluşunda aşı olmalarını kaynak ediyorum"
Arğan, birlikte müddet hâlâ hastanede tedavisinin bitmeme edeceğini dile getirdi.
"Uygun devir vardığında aşı olacağım"
Hastalardan 45 yaşındaki Ayşe Baysal da tarlada çalışırken kuma yük kullanması dolayısıyla virüsün bulaştığını düşündüğünü söyledi.
Bir haftadan buyana hastanede tedavisinin bitmeme ettiğini tamlayan Baysal, "Mevsimlik ekincilik işçisi olduğum düşüncesince aşı yaptıramadım. 6 aydır site dışındaydık, döndüğümüz kabil elden hastalığa yakalandım. Aşı olma fırsatı yakalayamadım lakin deminden iri nedamet yaşıyorum. Aşı olmadığım düşüncesince kalabalığa girer girmez hastalığa yakalandım. Çok pişman oldum. İnşallah iyileşir iyileşmez, aşıya akıllıca devir vardığında aşı olacağım." dedi.
Hastalık dolayısıyla etraflı vücudunun ağrıdığını, hâlâ geçmiş hakeza birlikte biberli çekmediğini özetleyen Baysal, "Dizlerim, belim, ciğerlerim bütünü ağrıdı, güya ölüyordum. Öleceğimi hissettim. Gerçekten aşının önemi burada ortaya çıkıyor. Çocuklarım aşı olmuştu, onlar hastalanmadı lakin ego hastalandım. Eşim de beni hastaneye getirmiş olduğu güneş aşısını yapacaktı. Ben hastaneye yatınca görüşemedik." niteleyerek konuştu.
