Medicana Çamlıca Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı, Uzm. Dr. Selçuk Cemil Öztürk, emcek kanseri tedavisine bağlı açıklamalarda bulundu. Dünya istatistiklerinin tamamı gözyaşı grupları delik önüne alındığında gelişigüzel 8 hanımdan birinde emcek kanseri geliştiğini gösterdiğini tamlayan Uzm. Dr. Selçuk Cemil Öztürk, “Sağlık Bakanlığı istatistiklerine uyarınca 2017 yılı düşüncesince hanımlarda tamamı gözyaşı guruplarında tamamı kanserlerin yüzdelik 25'i emcek kanseri yerine belirtilmektedir ve sıklığı gelişigüzel beniz bin insanda tahminî 48 isim yerine kaydedilmektedir. Halen Sağlık Bakanlığı vatanımızda hanımlara 40-70 gözyaşı arası 2 yılda bir el tarama gayeli mamografi önermektedir. 20-40 gözyaşı arası hanımlara da 2 yılda bir ve 40-70 gözyaşı arası yılda bir el edinmek kıl payı de hekim muayenesi önermektedir. Yine memleketimiz istatistiklerine uyarınca emcek kanseri hastalarının tahminî yüzdelik 90'ı emcek yahut emcek ile aşağı mahalle dibine sınırlıdır, sadece tahminî yüzdelik 10'u geçmiş aşinalık aceleten ırak yayılım göstermektedir. Hastalığın oranla er etapta yakalanması, kalan ve acemi geliştirilen ilaçların da tesiri ile emcek kanserinde saf kalımlar ve dert tekrarındaki oranlar tedricen düzelmektedir” sanarak konuştu.
"Ne derece er saptanırsa o derece bedava tedavisi yapılmaktadır"
Her hastanın ölçün bir tedavisi olmadığının altını çizen Uzm. Dr. Öztürk, “Hasta karşımıza geldiğinde, tümörün yerleşme yeri, tümörün işlemeyen özellikleri, hastanın yaşı, hastalığın etabı denli nice faktörü önümüze koyarız ve etraflıca bir planlama yaparız. Bu planlama insana katışıksız olmaktadır” ifadelerini kullandı.
Meme kanserini zat içre 4 aşamaya ayırdıklarını tamlayan Uzm. Dr. Öztürk, “Evre 1 ve 2 er aşama olarak, aşama 3 ise encam aşama yerine tanımlanmaktadır. Vücutta yayılım var ise aşama 4 yerine bahsederiz. Meme kanseri teşhisi konulduğunda geçmiş yapılması müstelzim kanserin aşamasını belirleyebilmek düşüncesince görüntüleme tomografi, MR, PET, mızrap sintigrafisi denli bir grup şekillerinin yapılmasıdır. Hastaya uyarınca ne inceleme uygunsa onları yeğleme etmekteyiz. Evreleme otama açısından aşırı mühim bir şeydir ve en dobra otama planı düşüncesince gerekmektedir. Diğer taraftan er kişileştirme düşüncesince gelişigüzel avrat emcek muayenesini gelişigüzel ay kendisi yapmalı ve yılda bir mamografi çektirmelidir. Erken kişileştirme demek, tümörün hâlâ er saptanması demektir" sanarak konuştu.
"Meme kanseri ağız ağıza namevcut edilme şansı efdal bulunan bir hastalıktır"
Sadece emcek kanserinde değil zamanımızda kanser tedavilerinde insana hususi otama yaklaşımına akilane ilerlendiğini tamlayan Uzm. Dr. Öztürk, “Günümüzde 'kişiselleştirilmiş tıp, hastaya uyarınca şekillendirilmiş tıp' dediğimiz yaklaşımla ferdin ur özelliklerinin genetik-kimyasal analizlerle belirlenerek 'hedefli/akıllı ilaçlar' dediğimiz tedavilerden faydalanma payı artmakta ve saf kalımlar hâlâ da uzamaktadır. Meme kanseri metastatik/yaygın dert aşamasında olsa caba aynı şeker hastalığı gibi, hipertansiyon denli süreğen emraz kategorisine yaklaşmaktadır. Hastalarımıza bağlı gözlemlerimiz kimisi bayanların memesinde bir yığın ayırt etse de ayrımlı nedenlerle hekime gitmekte gecikme, ihmal, önemsememe dolayısıyla gitmeleri ve hastalığın gelişim ihtimalidir. Tüm hanımlar ayda yahut dü ayda bir el yalnız başına kontrol yapmalı, en küçük şüphede hekime başvurmaları gerekir. Artan er taramalara uyum, yalnız başına muayene, tedricen hastalığın er ayırt edilmesine illet olarak, emcek kanseri hayat sürelerini uzatmakta, sağlam aşırı hastada dert ağız ağıza namevcut edilmektedir ve kür sağlanabilmektedir. Tekrar esasen vurgulamak icap eder ki; emcek kanseri ağız ağıza namevcut edilme şansı efdal bulunan bir hastalıktır. Meme kanserinde cerrahi, radyoterapi, hormonal tedavi, zeki ilaç, hedefli ilaç, immunoterapi denli seçeneklere gelişigüzel devir bir yenisi ilave edildikten sonra otama alternatifleri büyümekte, kür edici yaklaşımlar çoğalmaktadır. Meme kanserine yakalanmak, gelişigüzel koşulda, metin ve etraflıca yıllarınız bulunmadığı anlamına gelmemektedir” dedi.
