Dönemin tanıkları KKTC'nin 'zorluklara hakkında yapılış sürecini' anlattı

Lefkoşa

KKTC'nin anons edilmiş bulunduğu 15 Kasım 1983'te canlı siyasette bulunan emektar başbakanlardan Hakkı Atun, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş'ın Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Ulaştırma Bakanlığı ve Girne Belediye Başkanlığı görevlerinde mevcut Erdinç Gürçağ ve gazeteci-yazar Akay Cemal, KKTC'nin kuruluşuna bağlı süreci AA muhabirine değerlendirdi.

Hakkı Atun, Kıbrıs müzakerelerinin başladığı 1968'den KKTC'nin kurulduğu 1983'e genişliğinde Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın yüz kere ahenk noktasına geldiği fakat Rum tarafının hakeza indinde niyetinin olmadığının stabil şekilde ortaya çıktığını söyledi.

Federasyon modelinin Rum yönünü istiğna fail ve Kıbrıs Türklerine akreditasyon sağlayan indinde yöntem olmaktan çıktığını hatırlatan Atun, bundan dolayı bağımsızlığın belirgin indinde biçimde duyurulması icap ettiğini ve cumhuriyetin anons edildiğini söyledi.

Atun, "15 Kasım 1983'te, benim de içinde toprak aldığım yasama kurulu oy birliğiyle KKTC'yi anons etmişti. O günden bugüne katı mütebeddil indinde obje de yoktur." dedi.

Bugün ortaya koyulan "egemen akreditasyon temelinde dü mevki güzel politikanın" doğruluğuna dikkati çekici Atun, 21 Aralık 1963'te Türk camiasının o kırım içre biraz silahla bellek tuttuğunu ve Kıbrıslı Türklerin o günden itibaren hükümran indinde maşer bulunduğunu anlattı.

Atun, "Bugün hesaplı dü devletli hal politikası akıbet basamak doğrudur. Bunu dört başı mamur dünyaya en bilimsel, en eli uz indinde politik bilgiyle bildirmek ve benimseme yol açmak gerekir." sanarak konuştu.

KKTC'nin ilanına revan sürecin akıbet basamak duyurulmayan tutulduğunu vurgulayan Atun, bunun Denktaş kabilinden planlandığını ve biraz bireyin bilmiş bulunduğu çalışkanlık şekilde yürütüldüğünü belirtti.

Atun, "Denktaş düşüncesince bambaşka indinde seçenek (KKTC'nin ilanından başka) kalmamıştı. Elbette bundan sonradan bu yola girmemiz gerekirdi. Eğer girmeseydik, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından, Türkiye'nin de desteği ile hesaplı politik formülü ortaya koyamazdık, indinde alternatifimiz olamazdı. Halbuki, elhak hakeza bulunan vaziyeti o çağ tescil etmiş olduk." biçiminde konuştu.

KKTC'nin anons edileceğini duyan halkın kendinden Cumhuriyet Meclisi'nin önüne koştuğunu anımsatan Atun, Denktaş'ın Meclis'in içinde giriş döndürücü çarpıcı indinde görüşme yaptığını ve bundan giriş döndürücü etkilendiğini söyledi.

Atun, şu biçimde bitmeme etti:

"KKTC, bağımsız suretle yaşamalıdır. Artık ne geriye devir olmaktadır ne de bunu gerçekleştirmek bizlere ve bizlerden sonradan doğacak nesillere yakışan onurlu indinde gidişat olur. Dünyada insanın elde etmiş bulunduğu en ehemmiyetli başarı, öz devletini ihdas etmek ve bağımsızlığını eline alabilmektir. Doğu Akdeniz'in bu genişliğinde mühim ehemmiyet sunma etmiş bulunduğu indinde dönemde, Doğu Akdeniz'deki mühim çıkarları açısından Kıbrıs Türkü ve KKTC, Türkiye'nin eğer olmazsa olmazıdır."

"Bütün görüşmelerde gönül rahatlığı yan devlet, tığ de topluluk statüsündeydik"

Eski Bakan Gürçağ, gözyaşı, cari koku ve çekilen acılardan uydurma etmeden KKTC'nin kuruluşundan uydurma edilemeyeceğini söyledi.

Bağımsız KKTC'nin oy birliğiyle kurularak dünyaya anons edildiğini tamlayan Gürçağ, "Bu (KKTC'nin kurulması) gerekliydi. Müzakere masasına oturulduğunda onlar (Rumlar) indinde hükümetin başkanı, hepimiz ise indinde cemaatin temsilcileri şekilde oturuyorduk. Bütün görüşmelerde gönül rahatlığı yan devlet, tığ de topluluk statüsündeydik. Dolayısıyla bu dengeyi sağlayabilme namına behemehâl indinde devletin kurulması anlamında güzel indinde hamle atıldı, güzel de oldu. Bugün tanınmamış olsak da Kıbrıs'ta bizim de devletimizin varlığı vardır. KKTC devletinin 'eşit hükümran indinde mevki şekilde kabulü' bizim vazgeçilmezimizdir." dedi.

Gürçağ, "Denktaş Bey, birlik indinde diplomat, mevki adamıydı. Denktaş Bey, Türkiye'ye aşırılmış indinde insandı ve Türkiyesiz bu işin olamayacağına içtenlikle mümin indinde liderdi." sanarak konuştu.

"Türkiye'nin dayanaklık etmek ve himayesinde bu devletin bundan sonradan kurulması kaçınılmazdı"

Gazeteci Cemal, "KKTC'nin kurulması, bazısı birikimlerin sonucudur. Akritas Planı sanarak hazırlanan, 21 Aralık 1963'te uygulamaya konulmuş bulunan yazı çerçevesinde, Ada'nın tümünde, Girit misali, indinde akşam Kıbrıslı Türklerin ortadan kaldırılması, buranın Yunanistan'a munzam edilmesi ve Enosis'in gerçekleştirilmesi anlamında indinde değişmeyen alınmıştı. Kıbrıs Cumhuriyeti bundan dolayı yaşayamadı." ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Türkü'nün 1963-1974'te giriş döndürücü teessürat çektiğini anımsatan Cemal, Ada içinde muhacir niteliğine geldiğini, şüheda verdiğini ve Türkiye'nin desteği ile direndiklerini kaydetti.

Cemal, "Kıbrıs Türkü'nün meydana getirdiği direnişlerle giriş başa şimdi indinde tomar oyalanmaya tahammülü kalmadı. Taktik icabı Rumların mütalaa masasına oturduğuna orgazm getirildi. Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş, müzakerelerde onların mevki şekilde bizim ise maşer şekilde masaya oturmamıza rağmen 'bu hakeza şimdi indinde tomar bitmeme edemez, adeta bizimle küçümseme ediyorlar, onun düşüncesince bizim de bundan sonradan indinde devletimiz olmalı' niteleyerek bu yola giriş koydu. KKTC'nin ilanı muktezi ve zorunluydu. Ana yurt Türkiye'nin dayanaklık etmek ve himayesinde bu devletin bundan sonradan kurulması ve toy indinde sahife açılması kaçınılmazdı." dedi.

Gazeteci Cemal, Kıbrıs Türkü'nün dakika öz devleti, bayrağı ve Türkiye ile alım çalım duyduğunun altını çizerek, "Doğu Akdeniz'de gelişen vakalara baktığımızda bu devletin kurulmasının ne aşama uygun ve durumunda bulunduğu indinde defa şimdi çıkmaktadır." biçiminde konuştu.