Bursa
.w3-content { max-width: 100%; margin: auto;} .w3-tooltip, .w3-display-container {position: relative;} .w3-black, .w3-hover-black:hover { color: #fff!important; background-color: #000!important;} .w3-display-left { position: absolute; top: 50%; left: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(-0%,-50%);} .w3-display-right { position: absolute; top: 50%; right: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(0%,-50%);} .w3-btn, .w3-button {-webkit-touch-callout: none;-webkit-user-select: none; -khtml-user-select: none;-moz-user-select: none; -ms-user-select: none;user-select: none;} .w3-btn, .w3-button {border: none;display: inline-block;outline: 0;padding: 8px 16px;vertical-align: middle;overflow: hidden;text-decoration: none;color: inherit;background-color: inherit;text-align: center;cursor: pointer;white-space: nowrap;}Yaban hayvanları Bursa'daki rehabilitasyon merkezinde yıllardır güvendeTürkiye'ye kaçak getirilen ya da doğal ortamlarında yaralı ve bakıma muhtaç bulunan yaban hayvanları, alanında ülkede tek merkez olan Bursa'nın Karacabey ilçesindeki tesiste rehabilite ediliyor.
"Ayılara Özgürlük Projesi" kapsamında, para kazanmak için sokaklarda oynatılan ayıların toplanarak özgürlüklerine kavuşturulmaları amacıyla 1996 yılında kurulan Ovakorusu Ayı Barınağı, 2011'de açılan Karacabey Ovakorusu Celal Acar Yaban Hayvanları Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi bünyesinde bulunuyor.
Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı rehabilitasyon merkezindeki yaban hayvanları, sağlık kontrolleri başta olmak üzere bakım ve beslenme konusunda 7/24 gözetim altında tutuluyor.
Tesis, 65'i yetişkin, 8'i yavru 73 ayının yanı sıra birçok yaban hayvanına ev sahipliği yapıyor.
Merkezin Şefi Uzman Veteriner Hekim Azizcan Sezer, AA muhabirine, yaban hayvanlarına yönelik Türkiye'nin tek rehabilitasyon merkezi olan tesiste hayvanlara özel beslenme programları uygulandığını söyledi.
Her gün sağlık durumları kontrol edilen hayvanların dönemsel olarak beslenme programlarının değiştirildiğini, gerekli aşılama ve ilaç uygulamalarının hatta ameliyatlarının yapıldığını belirten Sezer, "Bu gelenek bize Osmanlı'dan miras. İlk olarak "Gurabahane-i Laklakan" düşkün leylek evi, 19. yüzyılda başta leylekler olmak üzere göçmen kuşların bakım ve tedavisinin yapılması amacıyla Osmanlı döneminde kurulmuştur. Bizler de bu mirası, geleneği devam ettiriyoruz." dedi.
"Hepsinin ayrı bir hikayesi var"
Sezer, buradaki her hayvana durumlarına, karakterine, çeşitli fiziksel özelliklerine göre isimler verdiklerini anlattı.
Hepsinin ayrı hikayelerinin olduğunu dile getiren Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Örneğin bize gelen 'Umut' isimli bir ayımız var. Maalesef ateşli bir silah yaralanmasına bağlı olarak hayvanın gözünde, ağız ve dil kısmında bazı kısmi felçler şekillenmişti. Hayvanın bir gözü görmüyordu, kör olmuştu. Biz ona 'Umut' ismini verdik ki yaşama tutunma çabası bizim için de bir umut oldu. Burada uzun yıllardır sağlıklı bir şekilde yaşıyor. Ona özel bakım ve besleme programı uyguluyoruz. Bunun gibi hikayelerle buraya gelen birçok hayvan var ve birçoğu şu an çok daha sağlıklı."
Sezer, Karacabey'e Türkiye'nin birçok bölgesinden ayıların getirildiğini ifade etti.
Doğada yaralanan, zarar gören, doğaya dönemeyecek durumdaki ayıların bakımını yaptıklarını bildiren Sezer, "Onları yaşatmak ve hayata tutunmaları için elimizden gelen gayreti sarf ediyoruz. Burada 4 hayvan bakıcı personelimiz ve bir veteriner hekimimiz sürekli bulunmakta. Onun haricinde 3 ayrı veteriner hekimimiz ve diğer personelimiz ile 7/24 zaman gözetmeksizin canla başla çalışıyoruz." diye konuştu.