Ege Bölgesi'nden Güneydoğu Anadolu'ya kadar uzanan ve Türkiye'nin 54 şehrinde yaşanan 299 orman yangınının tamamı kontrol altına alındı. Orman teşkilatının 28 bölge müdürlüğünden ekiplerin seferber olduğu ve 16 gün boyunca devam eden orman yangınlarına pek çok şehirden itfaiye, polis, jandarma, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden askerler ve vatandaşlar destek oldu. Toplamda 5 bin 250 kişilik bir ekibin koordinasyonu ile kontrol altına alınan yangınlar için 18 su atar uçak, 68 helikopter, 9 İHA, 1 insansız helikopter, 850 arazöz ve 430 iş makinesi kullanıldı.
“Orman yangınları afete dönüştü”
Günümüzde önemli bir afet haline gelen orman yangınlarının temel sebebinin iklim değişikliği olduğu ifade edilse de, yangınların esas kaynağının insan faktörü olduğuna dikkat çeken Karacabey, “Yangınların yüzde 90'a yakın kısmı insan eli ile çıkıyor. Bunların sadece yüzde 6'lık kısmı kasten yakılarak çıkarılıyor. Geri kalan yüzde 84'lük kısmı maalesef vatandaşımızın ihmali, dikkatsizliği sonucunda ortaya çıkıyor. Toplumun her bir ferdinin daha dikkatli, daha duyarlı davranmasıyla bu felaketlerin önüne geçmek mümkün” ifadelerini kullandı.
“Eski yeşil dokusuna kavuşacak”
Orman teşkilatı olarak uyumadan, dinlenmeden son ateş sönene kadar mücadeleye devam ettiklerini belirten Karacabey, “Bu alanlar, tıpkı geçmişte olduğu gibi en kısa sürede üzerindeki yanmış olan ağaçlar çıkarılacak, temizlenecek. Daha sonra toprak fidan dikimine veya tohum ekimine hazır hale getirilecek. Bu sonbahardan itibaren tekrar ağaçlandırılarak, eski yeşil dokusuna kavuşacak. Hiçbir vatandaşımızın tereddüttü olmasın bu alanlar tekrar ağaçlandırılıp, orman olarak hayatını devam edecek” dedi.
“Kara birlikleri olmadan savaş kazanılmaz”
Açıklamasında yangınlarla mücadelede kara birliklerinin önemine dikkat çeken Karacabey, “Orman yangını ile mücadele hep savaşa benzetilir. Denilir ki hava birlikleri ile savaş kazanılmaz sadece. Kara birlikleri bir yere girmeden savaş kazanılmaz. Türkiye'yi orman yangınlarında diğer ülkelere göre başarılı kılan bence aslında burada gizli. Diğer ülkeler hava araçlarıyla mücadele edip, kara araçlarıyla da sadece yerleşim yerlerini tehdit eden noktalarda mücadele ederken, bizler hem hava araçlarıyla hem kara araçlarıyla ormanın her noktasına giriyoruz” şeklinde konuştu.
Manavgat yangınında alevler içinde kalmasına karşın aracını bırakmayan orman işçisini hatırlatan Karacabey, “Manavgat yangınında iki kardeşimizi şehit verdik. Normalde insanlar şunu bekler herhalde, iki tane arkadaşın yangının içinde kalmış ve şehit olmuş. Aynı şey senin de başına gelecek. Ateş üstüne geliyor ise bırak aracı kaç, kurtul diye düşünmesi gerekirken o insan diyor ki ben terk etmem burayı. Bunun materyalist mantıkla, kapitalist düşünceyle, veyahut da her şeyi madde olarak gören insanların anlayabileceği şeyler değil bunlar” diye aktardı.